Mona Roza Şiirinin Hikayesi ve Sırları

Mona Roza Şiirinin Hikayesi ve Sırları

Mona Roza şiiri Türk edebiyatının en sevilen şiirleri arasında yer almakla birlikte büyük medeniyet şairi ve mütefekkir Sezai Karakoç’un ilk şiirleri arasında yer alır. Usta şair Sezai Karakoç’un vefatı üzerine gündeme gelen Mona Roza şiiri, sözleri, hikayesi ve sırlarına yönelik merak edilenler…

Mona rosa ‘tek gül’ anlamına gelmektedir. Sezai Karakoç’un Mona Rosa şiiri, edebiyatımızın en güzel aşk şiiri olmasının yanı sıra gizemli hikâyesiyle de merak uyandırmıştır.

Karakoç, 1952’de Mülkiye’de öğrenciyken, 19 yaşındayken bu şiiri yazmıştır ancak 2002 yılına kadar hiç yayınlamamıştır.

Mona Roza Kimdir?

Mona Roza “tek gül” anlamına gelir. Şiirin her kıtasının başındaki harfleri yan yana getirdiğinizde “Muazzez Akkayam” çıkar. Ancak, Sezai Karakoç’un Mona Roza şiirindeki akrostişi sonradan bozduğu belirtilir.

Rivayete göre Sezai Karakoç üniversitedeyken bir okul arkadaşına sevdalanır. Fakat kendisini yakışıklı bulmadığı için ona bir türlü açılamaz.

Uğruna Türk edebiyatının en gizemli ve en dokunaklı aşk şiirinin yazıldığı kadın, yani Muazzez Akkaya, New York’ta büyük kızı Ayşegül Giray ile birlikte yaşamaktaydı. Tüm bu olanlardan, söylentilerden, rivayetlerden, şiirden hiçbir haberi yoktu. Muazzez (Akkaya) Giray, Mülkiye’yi bitirdikten sonra Hazine avukatlığı yapmış, Maliye Bakanlığı’na çalışırken aynı kurumdan Orhan Giray’la aşk evliliği yaparak evlenmiş ve 3 çocuğu olmuştur.

Sezai Karakoç ise hiç evlenmemiştir.

Mona Roza şairin ilk şiiri olup, bir gencin ağzından yazılmıştır. İkincisi ise o gencin ölümünü anlatır. Üçüncü şiir kızın dilinden yazılmıştır. ‘Ve Mona Rosa’ için Sezai Karakoç; ‘şairin dilinden olup bir rüyadan uyanışın anlatılışı gibidir‘ der.

Bir çok yerde anlatılan uçuk hikayeler ise gerçeği yansıtmamaktadır. Yine de muazzam bir hikayenin eseridir Mona Roza şiiri

Şiirin Sırları

1. Sır

Mona Roza. Siyah güller, ak güller.
Geyve’nin gülleri ve beyaz yatak

Geyve’nin sırrı ortaya çıktı: Sezai Karakoç’un büyük aşkı Muazzez Akkaya Geyveliymiş.

2. Sır

Mona Roza şiiri büyük efsanelere ve tevatürlere de konu oldu. Onlardan biri de Muazzez Akkaya’nın intihar ettiği şeklindeydi. Bu rivayet doğru değildir. Çünkü Muazzez Hanım’ın şu anda New York’ta büyük kızı Dr. Ayşegül Giray ile birlikte yaşadığını bilinmektedir.

3. Sır

Sezai Karakoç’un Mona Roza şiirini tamamen platonik duygular içinde yazdığı, Muazzez Akkaya ile hiç tanışmadığı sanılıyordu. Karakoç’un Muazzez Hanım’a açılıp açılmadığını hálá bilmiyoruz ama iki ismin birbiriyle tanıştıkları kesinleşti. Ve hatta aynı okulda okudukları…

4. Sır

Muazzez Akkaya’nın durgun ve melankolik bir kadın olduğu sanılırdı. Özellikle belirtmek gerekir ki, söylenenlerin aksine Muazzez hanım oldukça neşeli, esprili, hayat dolu bir kadın.

5. Sır

Muazzez Akkaya’nın Mülkiye yıllarında uluslararası yarışmalara katılan bir ping pong şampiyonu olduğu bilgisi, Sezai Karakoç’un ünlü “Ping Pong Masası” şiirini anlamlandırmamıza yardımcı oldu.

6. Sır

Artık inan bana muhacir kızı,
Dinle ve kabul et itirafımı.

Şeklinde iki dize var. Muazzez Akkaya’nın, Geyve’ye sonradan yerleşmiş bir muhacir ailesinin kızı olduğunu belirtmeye gerek var mı?

Mona Roza Şiirinin Hikayesi ve Sırları
Şiir / Sezai Karakoç